17°
Arap Birliği, Suriye’nin 11 yıllık bir aradan sonra yeniden kabul edildiğini açıkladı. Örgütün Kahire, Mısır’daki merkezinde gerçekleştirilen olağanüstü bir toplantının ardından bu karar alındı.
Suriye’nin tekrar üyeliği, hükümet karşıtı protestolar sırasında şiddetli bir müdahale nedeniyle askıya alındıktan hemen sonra gerçekleşti.
Arap Birliği, Orta Doğu ve Afrika ülkeleri ile Filistin Kurtuluş Örgütü’nden oluşan bir örgüttür. Amacı üyeler arasında daha yakın siyasi, ekonomik, kültürel ve sosyal ilişkilerin geliştirilmesidir.
Arap Birliği’nin açıklamasına göre, üye devletler Pazar günü yapılan toplantıda, “Suriye Arap Cumhuriyeti hükümetinin delegasyonlarının Arap Birliği Konseyi toplantılarına katılımını yeniden başlatmaya” karar verdiler.
Arap Birliği, ayrıca Suriye krizinin çözümü için “pratik ve etkili adımlar” atmanın gerekliliğini vurguladı, açıklamaya göre.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit, Pazar günü gazetecilere yaptığı açıklamada, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın gelecek Arap Birliği zirvesine davet edilmesi halinde ve katılmak istemesi durumunda, Suudi Arabistan’da gerçekleştirilecek zirveye katılabileceğini belirtti.
Gheit, “Suriye, bu gece itibarıyla Arap Birliği’nin tam üyesidir ve yarından itibaren herhangi bir toplantıya katılma hakkına sahiptir. Ev sahibi ülke, bu durumda Suudi Arabistan, daveti gönderdiğinde (Esad) istemesi halinde katılabilir” dedi.
Yetkililer ve analistler, Suriye’nin Arap Birliği’ne yeniden kabul edilmesinin sembolik olmasına rağmen, uluslararası düzeyde Esad’ın rehabilite edilmesine olanak sağlayabileceğini ve rejimi felç eden yaptırımların kaldırılmasına potansiyel olarak izin verebileceğini söyledi.
Carnegie Uluslararası Barış Enstitüsü’nde ve Cambridge Üniversitesi’nde Orta Doğu uzmanı olan HA Hellyer, bu ay CNN’e yaptığı açıklamada, Suriye’nin Arap Birliği’ne dönüşünün, “daha önce geri adım atan üye devletlerin Esad rejimiyle daha doğrudan ilişki kurmalarının yolunu açtığını” söyledi.
Hellyer, “Bu ayrıca Türkiye ve diğerleri gibi üye olmayan devletlerin, yeni bir anlayışın gerekliliğini savunmalarını daha kolay hale getiriyor” dedi.
Suriye yıllardır batılı yaptırımlar altında bulunuyor ve en önemli olanı ABD’nin 2019 tarihli Caesar Yasası’dır. Bu yasa, Esad’ın savaş çabalarına yardımcı olan bireylerin, şirketlerin veya hükümetlerin ekonomik faaliyetlerini kısıtlayan kapsamlı yaptırımlar getirdi. Yasaya göre, Suriye ekonomisi tamamen dokunulmaz hale getirildi.
